Ana içeriğe atla

10 Hot Wedding Hair Trends In 2021

Taşköprü 1. Bölüm




Antik Kent - Pompeiopolis

Taşköprü – 2019

Cuma günü öğleye kadar köylerde kimseler çalışmaz, bir ağacın dalı bile kesilmezdi. Yakın, uzak tüm köylerden insanlar, Cuma günü kurulan pazara gelerek alışveriş yapmak, ürünlerini satmak, eksiklerini almak ve diğer köylerde olan akraba ve tanıdıklarla buluşarak hasret gideriyorlardı.

Cuma namazına kadar herkes işini görüp namazı kıldıktan sonra tekrar köylerine dönerlerdi.
Her hafta olduğu gibi Cuma sabahı yayladaki köyden Taşköprü ilçe merkezine inmiş, Alışverişimi tamamlamış, yapılacak işlerimi bitirdikten sonra merkez parkta bulunan çay bahçesinde çayımı yudumlarken, bir taraftan da tanıdık görürüm diye etrafa bakınıyordum.

Amcam, yengem ve kuzenim parka giriş yapınca, ayağa kalkıp elimi sallayarak ‘’Amca! Amca böyle gelin’’ diye seslendim. Onlara da birer çay söyledikten sonra başladık sohbete. Havadan sudan, köylerden, ailelerden konuşup duruyorduk.

Her Cuma günü birbirimizi görsek bile hep sanki uzun zamandır görüşmemişiz gibi geçerdi görüşmelerimiz.

Kuzenim ‘’Amcaoğlu işler nasıl gidiyor? Ne zaman bitecek bu kazı çalışmaları?’’ diye sordu. Zımbıllı Tepesinde bulunan Pompeiopolis Antik Kentin kazı çalışmalarında görevliydim. ‘’emmioğlu 2 yeni yapı keşfedildi, Roma villası ve antik tiyatro. Artık tüm çalışmalar bu iki yapıyı gün yüzüne çıkarmak için yoğunlaşacak.

‘’Kralın mezarı bulundu mu?’’ diye ekledi kuzenim. ‘’henüz bulamadılar’’ dedikten sonra masamıza başka akraba ve tanıdıkların gelmesi ile sohbetimize farklı konularda devam ettik.
Cuma ezanı okunmaya başlayınca, parkın hemen yanında bulunan Taş Camiiye abdestimizi alarak namazı kılmaya gittik. Rivayete göre XVII yüzyılda Kara Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır.



Cuma namazı çıkışında karşılaştığimız akrabalar ile şakalaşmalar başladı. ‘’Emmioğlu Kuyu Kebabı ısmarlıyormuşsun doğru mu?’’ diye takılmaya başladı kuzenim. Bende gülümseyerek ‘’Tamam ben ısmarlarım, ödemeyi de sen yaparsın emmioğlu’’ dedikten sonra başladık hepimiz gülüşmeye.

Hep birlikte kuyu kebabı yemek için tuttuk lokantanın yolunu. Lokanta tıklım tıklım, tam biz içeri girerken bir masa boşaldı da zar zor oturduk masaya. Kısa süre sonra kebablarımız geldi ve başladık afiyetle yemeye. Aman Allah’ım yok böyle bir lezzet!

Yemekten sonra Kuş tepesinde bulunan parkta nargile eşliğinde başladık çaylarımızı yudumlamaya. Beyaz Altın diye anılan aroması ile yemeklerimizi lezzetlendiren, her derde deva meşhur Sarımsak hasatı öncesi son Cuma çarşısıydı, önümüzdeki hafta sarımsak hasatı başlayacak, tarlalarda ve ilçede hummalı bir koşuşturma ve bayram havası esmeye başlayacaktı.

Sohbet arasında telefonum çalmaya başladı, Antik kent kazı alanından arıyorlardı. İzinli olduğum günde aramaları açıkcası beni biraz huzursuz etmişti. Kafamda oluşan soruları sonlandırmak için telefonu açtım. Kazı başkanı arıyordu. ‘’kralın mezarını bulduk hemen gel! Herkesi burada topluyoruz çabuk ol!’’

Alel acele bir telaş ile akrabalarım ile vedalaşıp, arabama binerek kazı alanına gitmek için yola koyuldum. Kazı alanı Gökırmak’ın diğer kıyısındaydı. ilçeye adını veren, Gökırmak üzerinde yapılmış olan Taşköprü’den geçerek kısa sürede kazı alanına varabildim.

Kazı alanında ilerlerken büyük bir kalabalığın bir vinçin etrafında toplandığını gördüm. Çok fazla koşuşturmaca ve yüksek sesli bağırışlar vardı. Kalabalığın olduğu yere vardığımda büyük bir çukurun içerisinde  lahit mezarı gördüm. 2-3 kişi mezarı çıkarabilmek için lahitin etrafına halatları bağladıktan sonra, vinç ile yavaşça dikkatli bir şekilde yukarı çekiliyordu. Mezarın vinç ile çıkarılması 5 yada 10 dakika sürmesine rağmen sanki saatler sürmüş gibi geliyordu. Herkesin aklında cevapsız sorular vardı. Gerçekten kralın mezarı mıydı? Yoksa bir vali yada herhangi bir zenginin mezarı mıydı?



Mezar çıkarılıp yere konduktan sonra, arkeologlar incelemeye başladılar. Mezarın üzerinde garip ve farklı semboller bulunuyordu. Üs kısımda ki mezar kapağında Roma harflerine benzeyen bir yazı vardı.

Tam bu sırada Taşköprü belediye başkanı yanında Kastamonu Arkeoloji Müzesinde yetkililer ile kazı alanına geldiler. Bir arkeolog ‘’Kralın mezarı! Kralın mezarını bulduk!’’ diye sevinçle haykırdı. Bir anda kazı alanındaki herkesin yüzü gülmeye başlamıştı. Son yıllarda yapılan en büyük keşifti.

Uzman arkeolog sembollerin ne anlama geldiğini sırasıyla bir bir anlatıyordu. ‘’Kapakta ne yazıyor?’’ diye sordu belediye başkanı. ‘’Pompeipolis kurucusu Romalı General Pompeius Magnus’un mezarı! Mezar Tanrılar tarafından korunuyor! Mezar açıldığında kötü ruh serbest kalır!’’ bu sözlerden sonra herkesin yüzünde şaşkın ve endişeli bir ifade oluştu. Kısa bir sessizlikten sonra inceleme yapmak için mezarın hangara çekilmesi kararlaştırıldı ve mezar bir kamyona yüklendikten sonra kazı alanının girişinde bulunan sergi salonunun bitişiğindeki inceleme bölümüne taşındı.

Uzun uğraşlar sonucunda nihayet mezar kapağı açılabilmişti. Mezar kapağı açıldığında ürkütücü bir ses oluştu, hani şu korku filmlerinde katilin nefes sesi gibi korkutucu olan.. Aynı sırada mezardan kırmızı bir duman yükselmişti. Etrafı çok ağır ve kötü bir koku sardı. Duman ve kokudan dolayı öksürenler ve hatta dışarı çıkarak temiz nefes almak isteyenler vede kusanlar dahi olmuştu.

Başkan ‘’Zehirli olmasın bu gaz? Eski mezarlarda koruyucu tılsım gibi şeyler olduğu söylenir!’’ dediğinde orada bulunanların biraz daha korku ve endişelenmesine sebep olmuştu..
Hangarın kapı ve pencereleri açılarak içerisi havalandırılıyordu. İnsanlar hangar dışında getirilen ayranları içmekteydi. Yaklaşık 1 saat sonra inceleme ekibi mezarın yanına giderek yarım kalan incelemeye tekrardan başladılar.

Mezarda bir insana ait hiç bozulmamış sırt üstü yatan bir iskelet vardı, erkek olduğu belli oluyordu. Kafasında kralların taktığı türden rengarenk yakut, elmas, zümrüt gibi mücevherler ile süslü, üzerinde haç işareti bulunan bir taç vardı. Üzerinde Romalıların giydiği türden bir elbise vardı. Göğüsünün üzerinde birleştirilş olan ellerinin altında yine mücevherler ile süslenmiş bir kılıç vardı. Baş ucunda bulunan bir kasede suya benzer bir sıvı, boynunda sanırım sarımsaklar ile orülü bir kolye vardı. Sağ ve sol ayak uçlarında, daha sonra anlaşılacağı üzere erik dalı ve buğday başağı vardı.

O gün incelemeler gecenin geç saatlerine kadar sürmüştü ve gelen giden makam araçlarının haddi hesabı yoktu.. gecenin ilerleyen saatlerinde oradan ayrılarak eve dönmüştüm. Evdeki herkes çoktan uyumuşlardı.

Sabah yorgunluktan dolayı zar zor uyanmıştım, gece garip karmaşık rüyalar görmüştüm. Sanırım dün yaşanılanlar beni etkilemişti.

Sabah telefonuma gelen mesajda kazı alanına gelmem gerektiği yazıyordu. Hazırlanıp yola çıktım ve kazı alanına vardığımda her yerde polis ve jandarma kaynıyordu. Bu durum hiç normal görünmüyordu. Tüm çalışanlar bir yere toplanmış başlarında polis ve jandarma sanki sorguya çekiliyorlardı. Bense ne olup bittiğini anlamaya çalışıyordum.

Kısa süre sonra Krala ait mezarın kaybolduğunu öğrendim. Kapıda görevli olan 2 güvenlik memuru boğazlarından kesilerek öldürülmüşlerdi ve birde arkeologlardan bir bayan görevli..

Hırsızlık ve cinayet olduğu söyleniyordu. Kralın mezarı kayıp ve geriye kalan 3 ölü insan vardı..

1. Bölümün sonu

2. bölüm çok yakında sizlerle..

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

En Güzel Düğün Saç Modelleri 2020

Uzun saçlara sahip olan kadınlar, artık stil sahibi hissedebilir. Kendi tarzınızı ek dokunuşlar ile olmasını ifade etmenizi sağlayabilirsiniz. Uzun süre uzun saçlara sahip olmak, saç stilini değiştirme konusunda şüpheli doğurur. Saç stilinizi belirlerken arkadaş ve tanıdıklarınızdan yardım isteyebilirsiniz. Farklı bir bakış açısı boyut güzel fikir kazanan yapabilir ve içinizdeki şüphelerden kurtulabilirsiniz. Karar vermeden önce, nasıl bir tarz istediğinizi bilmelisiniz. Katılacağınız düğün yada etkinlik için uygun bir karar vermelisiniz. Saç stilinizden, saç rengine kadar onu detayını uyumlu bir şekilde planlıyor. İşte sizler için hazırladığımız Topuz Düğün Saçı Modelleri!

Buttermilk Kızarmış Tavuk Tarifi

Buttermilk Kızarmış Tavuk Tarifi Malzemeler 1.5kg bölünmüş Tavuk 3-4 bardak / 750ml - 1 litre kızartma yağı Islak Karışım İçin 2 su bardağı / 500ml Buttermilk 1 çay kaşığı Kırmızı Biber 1 çay kaşığı Cayenne Biber 1 çay kaşığı Beyaz Biber 1 çay kaşığı Soğan Tozu 1 çay kaşığı Sarımsak Tozu 1 çay kaşığı Tuz Kuru karışım için 2.5 su bardağı - 375g Un 1 yemek kaşığı Kırmızı Biber 2 çay kaşığı Kekik 2 çay kaşığı Kabartma Tozu 1.5 çay kaşığı Tuz + sonunda serpmek için ekstra 1 çay kaşığı Soğan Tozu 1 çay kaşığı Sarımsak Tozu 1 çay kaşığı Cayenne Biber 1/2 çay kaşığı Karabiber Hazırlanışı 1. Bir kasede ıslak karışım malzemelerini karıştırın ve tavukları içerisine ekleyin. tavuğun tamamen kaplandığından emin olun. Kaseyi streç film ile kapatarak 4 saat buzdolabında bekletin. Buzdolabından çıkardığınız kaseyi yarım saat oda sıcaklığında bekletin. 2. Bir tepsi yada kasede tüm kuru karışımınızı birleştirin. Tavuk parçalarını karışıma batırın ve her yerini kapla

Beyaz Çikolatalı Böğürtlen Lavanta Pasta Tarifi

Beyaz Çikolatalı Böğürtlen Lavanta Pasta Tarifi MALZEMELER 1 su bardağı kanola yağı 1/2 su bardağı sade yoğurt 3 büyük yumurta 2 su bardağı toz şeker 1 çorba kaşığı vanilya özü 1 1/2 su bardağı ayran 3 3/4 su bardağı çok amaçlı un 1 çay kaşığı karbonat 1 çay kaşığı kabartma tozu 1 çay kaşığı koşer tuzu BÖĞÜRTLEN LAVANTA REÇELİ 6 su bardağı taze veya dondurulmuş böğürtlen 1/2 bardak bal 1 çorba kaşığı limon suyu 1-2 çay kaşığı lavanta kurutulmuş BEYAZ ÇİKOLATA BUTTERCREAM (Yağlı Krema) Oda sıcaklığında 3 çubuk tuzlu tereyağı 1 1/2 su bardağı pudra şekeri 225gr beyaz çikolata, erimiş ve soğutulmuş Hazırlanışı 1. Fırını 350 derecede ısıtın. 2 yuvarlak kek kalıbını yağlayın. Parşömen kağıdı ile hizalayın, daha sonra pişirme spreyi ile tereyağı püskürtün. 2. Bir stand mikserin kasesinde (veya elde tutulan bir mikser kullanın), kanola yağı, yoğurt, yumurta, şeker, vanilya ve ayranı bir araya getirin. Un, karbonat, kabartma tozu ve tuzu